Mehmet Muharrem Kasapoğlu, İş Dünyasından 'oy' İstedi

Müstakil Sanayici ve İş İnsanları Derneği (MÜSİAD),  AK Parti İzmir Milletvekili adayı Muharrem Kasapoğlu’nun katılımıyla İzmir İş Dünyası Buluşması programı düzenlendi.

Programa, Bakan Kasapoğlu’nun yanı sıra; ev sahibi sıfatıyla MÜSİAD İzmir Başkanı Gökhan Temur, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı ve AK Parti İzmir Milletvekili Necip Nasır katıldı.

Programda yapılan konuşmalar 14 Mayıs seçimleri odaklı olurken Kasapoğlu, iş dünyasından seçim için destek istedi.

KASAPOĞLU: YENİDEN AYNI ACILARIN YAŞANMAMASI İÇİN…

Programda konuşan Kasapoğlu, geçmişle bugünü kıyaslayarak “48 saatlik sürenin içindeyiz. Cumhuriyet için eşik noktasındayız. Türkiye’nin nerden nereye geldiğini biliyorsunuz. Ülkenin en kılcal noktalarına nüfus etmiş STK’lar olarak bu hassasiyetin ne kadar ciddi bir vaziyet arz ettiğini biliyorsunuz."

"Ekonomik ve sosyal anlamda ülkemizin nereden nereye geldiği, bu süre içinde ülkemizin nelerle karşılaştığını biliyorsunuz. İş camiasının 2002 öncesinde nasıl fişlendiğini unutmadık. Bunları, gençlerin de bilmesi lazım gençlerin nasıl ötekileştirildiğini, kılığına kıyafetine göre ayrıştırıldığını…"

"Akademik olarak dört dörtlük olan insanların sadece inancı ve tarzından dolayı nasıl dışarıda bırakıldığını biliyoruz. Biz ‘artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı’ bir başlangıç yaptık bu başlangıçla ülkemizi her anlamda ilmek ilmek işledik. Türkiye yüzyılına geldik. Ekonomik kazanımlar, yerli ve milli atılımlar… Sosyal dönüşümler, fırsat eşitliğiyle vatandaşımızın her bir imkana erişimini sağladık. Bunları hep birlikte inşa ettik."

"Bu süreçte başımıza neler gelmedi ki! Bir yandan kapatma davaları bir yandan hain tuzaklar ve darbe teşebbüsü. Bunları hep birlikte yaşadık. Belki bazı konular hafızamızda diri durabilir ama bazılarını çok iyi hatırlamıyor olabiliriz. Bu ülkenin tekrar aynı yollardan geçmemesi için bu ülkenin evlatlarının yine aynı acıları yaşaması için hepimize büyük bir görev düşüyor” dedi.

“BU GÜCE SAHİPSİNİZ”

Seçime kadar olan 48 saatlik sürenin önemine dikkat çeken Kasapoğlu, iş dünyası mensuplarından destek isteyerek “Seçim süreci… 48 saatlik bir süre. Ben bu sürenin çok kritik olduğunu düşünüyorum. Elbet ki giremediğimiz gönüller var. Ama siz iş insanı olarak çok ciddi bir etki alanına sahipsiniz. Siz bu konuda süreci en etkili şekilde yönetebilecek ve bu kutsal yola çok ciddi bir katkı sağlayacak bir güce sahipsiniz."

"Türkiye bu anlamda sizin dik duruşunuza sahiptir. Bundan sonra da yine aynı durumu devam ettirme adına bu süreçte en başarılı adımları atmamız lazım. Bu sürecin asla ve asla ihmale gelmeyeceğini belirtmemiz gereken insanlar hala var. Seçim yüzyılın seçimi. Tüm şer odaklarının bir araya geldiği bir seçim. Herkes, Erdoğan karşıtlığı üzerinde duruyor. Başka da bir vaatleri yok. Onların oyununu bozmamız lazım. O nedenle de vatandaşımızı ikna etmemiz lazım” diye konuştu.

İZMİR’DE DAHA POTANSİYEMİZ VAR”

İzmir özelinde de değerlendirme yapan Kasapoğlu, potansiyel vurgusu yaparak “İzmir’i bu anlamda daha çok çalışmamız gereken illerden biri. Oy oranları itibariyle çok yol kat ettik burada. Ama daha yüksek potansiyelimiz var burada. İzmir’de çabalarımız daha çok anlattığımızda karşılık bulacağımıza inanıyorum. Sizinle iş birliklerimiz de elbette devam edecek. Ama gelin son 48 saatlik süreçte, bugüne kadar olduğu gibi 48 saati de en verimli şekilde değerlendirelim.

Rüzgârın bizden yana olduğunu elbette görüyoruz. Ama sesimizi daha güçlü haykırmamız lazım. Oyumuzu ve milletimizin iradesini sandığa ne kadar güçlü yansıtırsak bu ülkeyi bölmek isteyenlerin planlarını en başta bertaraf etmiş oluruz. Bizim hareketimiz bir gençlik hareketidir. Gençleri yola arkadaşı ve özlem olarak görüyoruz. Diğerleri gibi gençleri figüran olarak değerlendirenlerden değiliz.

İzmir, ilçeleriyle köyleriyle çok geniş bir alan bu alandaki çalışmalar, teşkilatımızın çabası… Ama gayreti sandıklar açılıp neticeler resmîleşene kadar seçim noktasında nihayetlendirip ertesi gün başka bir seçim için çalışmak zorundayız bizim davamızda durmak ve moral bozmak yok. O yüzden müspet ve yapıcı bir şekilde, inanarak ve inancımızı en güçlü şekilde muhafaza ederek yola devam etmek var. Karşı tarafta sadece bugünü düşünen bir zihniyet var.

Biz Türkiye’nin 100 yılı için bir vizyon ortaya koyuyoruz. Geleceğe yatırım yapmanın, geleceğin insanlarına vizyon geliştirmenin öncüsü olan bir mesaj. Bizler, yarınlarımızı iyi planlamalıyız. O yüzden bugünden gayret göstermemiz lazım. Her birimize büyük görevler düşüyor. Hiçbirimizin vakit kaybetmeden en güçlü şekilde bu bayrağı ve hizmet siyasetini, 14 Mayıs’ta en zirveye taşımamız gerekiyor. İnşallah zafer bizler tarafından kazanılacak” ifadelerini kullandı.

SAYGILI: BİR KİŞİ FERAHLIK VERDİĞİNDE BU TAKVA OLARAK YAZILACAKTIR

Siyaset temelli bir konuşma yapan AK Parti İzmir İl Başkanı Saygılı, iktidar ve muhalefeti ‘proje ve hizmet’ başlıklarında kıyaslarken iş insanlarına seçimlerde 1 kişiyi ikna etmelerinin ‘takva’ olacağını söyleyerek “Hepimizin bildiği bir konu var. Türkiye’den son yüz yıl içerisinde iki siyasi çizgi oluşmuştur."

"Bunlardan biri rahmetli Adnan Menderes’le başlayan bir iktidar CHP’nin tek parti yönetimini 1950 yılında 14 Mayıs 1950 yılında yıktı ve gerçek demokrasiye gidildi. Beraberinde rahmetli Turgut Özal’ın ve Erbakan hocamızın çizgisinde devam eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu yerli, millî manevi, bu ülkenin geleceğini inovatif bir şekilde kurulabilen ve bu ülkenin dışa bağımlılığının yok edilmesini ağlayan bir siyaset çizgisi var. Bunun karşısında da vesayetçi çizgi var. Yani siz ne yaparsanız yapın eğer bu ülke için hayırlı bir şey yapıyorsanız buna her zamana karşı çıkan, dış mihraklardan güç alan bir vesayetçi çizgi. Bu ülke 5 büyük darbe girişimi gördü.

Bakıyoruz… Vesayetçi çizginin olduğu yerde tamamen yurt dışına bağlı olan bir Türkiye. İhracatı düşmüş, döviz borcu olan, sanayinin gelişmesine katkı sağlamayan bir dünya. 2001 krizi. Gelinen noktada biz hep kavgayla muhatap olduk. Vesayetçi çizginin ortaya koyduğu karışıklık. Ama 2001 yılından sonra AK Parti iktidarının getirdiği gençlere destek, kadınlara destek ve biz bu iktidar dönemimizde 21 yılda çok ilerleme kaydettik. Gabar’da petrol bulduğumuzda dalga geçtiler. 'Karadeniz’de doğalgaz bulamadınız' dediler, bulduk. 'Rusya’dan getiriyorsunuz' dediler. Onun da doğru olmadığını gördüler. Beraberinde TOGG’u yaptık. Bunların hepsine baktığımızda…

Nuri Demirağ bu ülkede 3 şey yapmak istedi. Biri ‘Ben uçak yapacağım’ dedi. O dönemin diktatör rejimi olan CHP ‘Olmaz’ dedi. Uçağı parçaladılar. Bu ülkeye köprü yapmamız lazım dediler. İsmet İnönü ‘Hayır, istemiyoruz’ dedi. O da ‘bir gün gelecek, milli kahramanlar çıkacak ve İnönü’nün itirazını yazacaklar ’dedi. Çok şükür bugün 3 tane köprü sıralandı. Anadolu ve Batı tarafı 5 köprüyle birleşti.

Ama gelinen nokta itibariyle baktığımızda bugün her işi hakkıyla yapan bir iktidar, beraberinde her birine itiraz edenler. Bir ülke gencine güvenmezse, o ülkedeki gençlerin gelecekleriyle ilgili önünü açmazsa o ülkenin geleceğinden bahsedilebilir mi? Eğer bu vesayetçi sistem olsaydı bu ülkede TOGG, yerli yazılımlar yapılamazdı. 6+1…

Bunların olduğu bir ülkede bir bütünlük sağlanıp da TCG Anadolu gemimiz, İHA’mız, SİHA’mız çıkar mıydı? Buna izin verirler miydi? Bu necip millet bu seçimde gereken cevabı verecektir. Bu mücadelemizin devamı için her birinizden 48 saat içerisinde bir mücahit duruşuyla Türkiye yüzyılımızın daha iyi aktarılması için mücadele edip konuşması ve bir vatandaşımızın kalbine ferahlık verdiğinizde bunun takva olarak yazılacaktır” ifadelerini kullandı.

TEMUR: SADECE NEREDE OLACAĞINIZA KARAR VERİRSİNİZ

MÜSİAD İzmir Başkanı Gökhan Temur, Türkiye yüzyılı vurgusu yaptığı konuşmasında 14 Mayıs seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekledikleri mesajını vererek, “Yüksek ahlak prensipleriyle kurulan MÜSAİD memleketine ve davasına sahip olan köklü bir medeniyet hareketi güçlü bir sermaye platformudur. Biz bu ruhla 33 senedir memleketimiz ve ideallerimiz için çalışıyoruz.

Ülkemiz mega projelerle açıklanarak Türkiye yüzyılını artık kendi savaş gemisini, uçağını yapan, rüzgârdan enerji ihtiyacını karşılayan, kendi otomobilini üreten ve nükleer santralini yapar hale gelmiştir. Türkiye güçlü jeopolitik konumunun yanında uzay atılımlarıyla astropolitik konusunda da öncü olma yolundadır. İnşallah ekonomimiz orta gelir tuzağından kurtulacaktır. Katma değer seviyesi yüksek ürünler artırılacak, ihracat seviyemiz artırılacak ve nitelikli istihdamın önü artırılacaktır.

Kalkınma merdivenleri daha da hızlı bir şekilde tırmanılacaktır. İş insanları olarak bizlerin kalkınmaya, girişimciliğe ve inovasyona verdiğimiz önem açıktır. Türkiye’nin yeni yüzyılında asrımıza ve neslimize sahip çıkmanın bilinciyle hareket ediyoruz. 14 Mayıs Pazar günü seçim var. Tercihleriniz şimdiden ülkemize hayırlı olmasını diliyorum tarihi Allah yazar. Biz sadece nerede olacağımıza karar veririz. Biz doğru zamanda doğru adamla yan ayan durduğumuzu her zaman gösterdik” diye konuştu.

NASIR: TÜRKİYE'NİN TAM BAĞIMSIZLIĞININ KIRILACAĞI GÜNDÜR

Vekilliğe veda konuşması yapan AK Parti İzmir Milletvekili Nasır ise 14 Mayıs için ‘bağımsızlık’ vurgusu yaparak şunları söyledi; “Amaç kutsal ise bir vazifeyi teslim etmek, vazifeyi teslim almak kadar güzeldir. Sayın Cumhurbaşkanımıza karınca misali destek olmak için milletvekili olmuştum. Maddi ve manevi olarak elimden geldiğince yüzyılın liderine katkı koymaya çalıştık."

"Umuyorum ki Pazar günü Sayın Bakanım da dahil olmak üzere çok değerli arkadaşlarıma bu bayrağı teslim edeceğim. Bu bir veda değil, başlangıç. Bu ülke üzerinde gerçekleştirilmeye çalışılan emellerin hepimiz farkındayız. 2002’de başlayan erdemler hareketinin kutlu yürüyüşü, Türkiye’nin bağımsızlık serüvenin başlangıcıydı. Ama 14 Mayıs, Türkiye’nin tam bağımsızlığının kırılacağı gündür.”